Kurtuluş Vakfı Başkanı olarak gerek bağımlığa karşı verdiği mücadele, gerekse yazı dili ve dokunduğu konularla takdir toplayan başarılı yazar Ufuk Tezemir’in yeni kitabı “ Ya Olduğun Gibi Görün “ okuyucularla buluştu. Önceki akşam İstanbul Sütlüce’de bir otelde Özge Ulusoy, Pınar Eliçe ve Gökay Kalaycıoğlu’nun katılımıyla yeni kitabının lansmanını düzenleyen Tezemir, “Kitap kişisel gelişim problemleri için çözümler sunuyor. Okuyanlar empati yaparak hayata karşı farklı bakış açıları kazanmış olur” dedi. Bağımlılıkla mücadele eden bireylerin hayat hikayelerinden kesitleri akıcı bir dille kaleme alan Tezemir katılımcılardan tam puan aldı.
“MADDEYLE MÜCADELE EDENLERDEN EDİNDİĞİM BİLGİLERLE YAZDIM”
Yeni kitabının heyecanını yaşayan Ufuk Tezemir, duygularını şöyle anlattı: “Ya Olduğun Gibi Görün kitabımı bir kişisel eğitim kitabı olarak yazdım. Kurtuluş Vakfı olarak madde ve alkol bağımlılığı üzerine uluslararası bir eğitim programı uyguluyoruz. Türkiye’nin en büyük problemine karşı savaşıyoruz. Oradan edindiğim gerçek hikayelerle bu kitabı yazdım. İnsanlar kendi psikolojilerini ancak kendileri düzeltebilir. Bu bağlamda da kişi kendinin doktorudur düsturuyla Ya Olduğun Gibi Görün kitabımızı okuyan arkadaşlarımızı, ailelerimiz kendi kendini geliştirebilir. Kurtuluş Vakfı olarak çok önemli işlere imza atıyoruz. Yanımızda da her zaman elçilerimiz var. Bugün de yanımda Özge Ulusoy, Pınar Eliçe ve Gökay Kalaycıoğlu elçilerim var.
Yeni kitabının heyecanını yaşayan Ufuk Tezemir, duygularını şöyle anlattı: “Ya Olduğun Gibi Görün kitabımı bir kişisel eğitim kitabı olarak yazdım. Kurtuluş Vakfı olarak madde ve alkol bağımlılığı üzerine uluslararası bir eğitim programı uyguluyoruz. Türkiye’nin en büyük problemine karşı savaşıyoruz. Oradan edindiğim gerçek hikayelerle bu kitabı yazdım. İnsanlar kendi psikolojilerini ancak kendileri düzeltebilir. Bu bağlamda da kişi kendinin doktorudur düsturuyla Ya Olduğun Gibi Görün kitabımızı okuyan arkadaşlarımızı, ailelerimiz kendi kendini geliştirebilir. Kurtuluş Vakfı olarak çok önemli işlere imza atıyoruz. Yanımızda da her zaman elçilerimiz var. Bugün de yanımda Özge Ulusoy, Pınar Eliçe ve Gökay Kalaycıoğlu elçilerim var. Toplumun önde gelen isimleri. Biz de topluma insan kazandırıyoruz. Başarı oranımız yüzde 84. Kitabımızın okuyucusu da inşallah bol olur.”
“BU KİTABI OKUYANLAR EMPATİ DUYGUSUNU GELİŞTİREBİLİR”
Kurtuluş Vakfı bünyesinde, İtalya menşeli Narconon tekniği ile 5 aylık bir program kapsamında, hiçbir ilaç kullanmadan alkol ve uyuşturucu bağımlılık sürecini tamamlandığını ifade eden Tezemir ; “Kitabın kişisel gelişim problemlerinin değiştirilmesine çözümler sunuyor. En büyük problemlerden bir tanesi de empati kuramamak. Karşımızdakiyle empati kuramadığımız için onu yok sayıyoruz. Bu da birçok başarısızlığa imza atıyor. Bu kitapla insanlar empati kurabilirler. İş yerinde sorun yaşayan insanlar bu kitabı alıp okuduğunda hem işleri hem de hayatlarına karşı farklı bakış açıları
kazanmış olur. Bu benim 3. kitabım, 4. kitabı da yazıyorum. O da “Ya Göründüğün Gibi Ol”. O kitap da yakında sizlerle buluşacak. Son güne kadar bağımlılıkla mücadeleye devam edeceğim.”
PINAR ELİÇE: ÇAĞ ÇOK DEĞİŞTİ! AİLELER ÇOCUKLARINI YETİŞTİRİRKEN ÇOK DİKKATLİ OLMALI
Davette Ufuk Tezemir’i yalnız bırakmayan sanatçı Pınar Eliçe, “İki çocuk yetiştiren bir anne olarak bu kitabı önce kendim sonra da çocuklarıma okutacağım. Uyuşturucu kullanımının ilkokul çağına kadar düştüğü şu dönemde hepimizin farkındalık adına çok şeyler yapmamız gerekiyor. Ailelere çok iş düşüyor. Aileler, çocuklarını takip ederek farkında olsunlar” ifadelerini kullandı.
ÖZGE ULUSOY: ÇOCUKLARINIZI KORKUTMAYIN, TATLI SOHBETLERLE SİZİNLE HERŞEYİ PAYLAŞMALARINI SAĞLAYIN
Güzel model Özge Ulusoy ise ” Ufuk Tezemir ve Kurtulu Vakfı’nı eskiden tanırım. Hem kendi hikayesinden hem de Kurtuluş Vakfı hikayesinden çok etkilenmiştim. Bu kitap vakfa ulaşamayanlar için de çok önemli. Kişinin kendini rehabilite edebileceği, içinde de bu dair ipuçlarının olduğu bir kitap. O yüzden de çok değerli ve kıymetli. Uyuşturucu toplumsal bir problem. Bu konuyla alakalı çok şey izleyip okudum. Anne ve babalar çok görev düşüyor. Çocukların takibi bu konuda çok önemli. Çocuklar korkutmak yerine sohbet ederek doğru ve yanlışı göstermek önemli. Yeğenlerime de aynı şekilde yaklaşıyorum. Tatlı tatlı konuşarak benimle her şeyi paylaşmalarını sağlıyorum. Bu da benim tedbirim” şeklinde konuştu.
